Saadet Partisi Gençlik Kolları Başkanı Pekdemir: Gençlik bütçede yok sayılıyor, umutlar görmezden geliniyor

Saadet Partisi Gençlik Kolları Başkanı Haldun Pekdemir, Saadet Partisi Genel Merkezi’nde düzenlediği basın açıklamasında, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesini değerlendirdi. Gençliğin her yıl yalnızca Aralık ayında hatırlandığını ifade eden Pekdemir, “Bu bütçe, gençliğin hayatına dokunmayan; rakamları büyütürken umutları küçülten bir anlayışın ürünüdür” dedi. Pekdemir’in açıklaması şöyle;

17 Ara 2025 - 19:23 YAYINLANMA
Saadet Partisi Gençlik Kolları Başkanı Pekdemir: Gençlik bütçede yok sayılıyor, umutlar görmezden geliniyor

2026 GENÇLİK VE SPOR BAKANLIĞI BÜTÇESİ, GENÇLERİN ACİL SORUNLARINA ÇÖZÜM ÜRETMEKTEN UZAK “Bugün, insanımızın, vatandaşımızın ve gençlerin 12 ay, TBMM ise her yıl Aralık ayında bir ay gündeme aldığı; bütçeyi, gençliğin bütçesini konuşmak üzere buradayız. Her zaman olduğu gibi, ülkemizin umudunu omuzlarında taşıyan; taşımaya gayret eden ama çoğunlukla yükün altında ezilen gençlerimizin sesi olmak için buradayız. Bugün bütün vaktimizi ve enerjimizi bütçeye ayırmış bulunuyoruz. Artık içeriğini okumaya ve dinlemeye sabredemediğimiz; gençliğimizin yetki sahiplerinin gözündeki değerinin ne olduğunu bütün çıplaklığıyla ortaya koyan Gençlik ve Spor Bakanlığı bütçesinden bahsediyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlanan, ardından geçtiğimiz hafta 12 Aralık 2025 tarihinde Genel Kurul’da kabul edilen Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesi; gençlerin acil sorunlarına çözüm üretmekten uzak, kaygı verici ve ancak “ben yaptım oldu” anlayışıyla izah edilebilecek bir bütçe olarak karşımıza çıkarılmıştır.” “NÜFUSUN %26,8’İ GENÇ, BÜTÇEDEKİ KARŞILIĞI %1,46” “Biz bu bütçe görüşmeleri yapılırken gençlikten bu kadar bihaber bir anlayışla bütçe yapılmayacağını umuyorduk. Fakat gelinen noktada yanılmış durumdayız. Hepimizin bildiği üzere 2026 yılı için Merkezi Yönetim Bütçesi- 20 trilyon 475 milyar TL olarak belirlenmiştir. Gençliğin sorumluluğunu taşıması gereken Gençlik ve Spor Bakanlığı’na ayrılan pay ise 300 milyar 302 milyon TL’dir. Bu, toplam bütçenin yalnızca %1,46’sı demektir. Oysa bu ülkede Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi verilerine göre 2024 yılında 18–35 yaş arasında 22 milyon 976 bin genç yaşamaktadır. Yani nüfusun %26,8’i gençtir, ancak bütçedeki karşılığı %1,46’dır. Diğer taraftan 17 bakanlık arasında Gençlik ve Spor Bakanlığı’na ayrılan bütçeye bakıldığında, 9 bakanlıktan daha az pay aldığı açıkça görülmektedir. “GENÇLİĞİN BU BÜTÇEDE MAALESEF KOKUSU BİLE YOKTUR” “Hani diyorlar ya “koklatmışsın” diye; hani Kemal Sunal, Osman karakteriyle cama ekmek basıyordu ya, aynen o hesap, gençliği bütçeye koklatılmış. Fakat biz Rakamların enflasyonla büyüdüğü ama umutların küçüldüğü bu bütçeye itiraz ediyoruz. Gençliği tabelada var, bütçede yok sayanları bir bir önünüze koyacağız. Rakamları konuşuyoruz madem şimdi gelin biz gençlerin gerçek hayatına bakalım. Eğitim-İş Sendikasının üç büyükşehri baz alan araştırmasına göre; Özel yurt ücretleri Ankara’da ortalama 38.500 TL, İstanbul’da 40.000 TL, İzmir’de 29.000 TL’ye çıkmıştır. Ortalama ev kirası 25.000 TL’dir. Aylık yemek gideri 12.000 TL, yalnızca kahve ya da çay içerek sosyalleşmenin maliyeti 3.000 TL’yi bulmaktadır. Ulaşım abonman ücretleri Ankara’da 350 TL, İstanbul’da 380 TL, İzmir’de 480 TL’dir. Evde kalan öğrenciler için; Yıllık fatura gideri ortalama 3.000 TL, Kitap ve kırtasiye masrafları 3.170 TL, Bilgisayar maliyeti ise 30.000 TL civarındadır. Böylece üniversiteye başlangıç maliyeti 105.000 TL’yi, aylık sabit giderler ise 30.000 TL’yi aşmaktadır.” “GENÇLİĞİN HAYATINI DEĞİL, SADECE TABLOLARDAKİ SÜTUNLARI HESAPLANMIŞ.” “Bir de işin farklı bir penceresi var: Memleketimizin en acı ama en gerçek penceresi… 2025 Ekim ayında cezaevlerinde kalan toplam hükümlü ve tutuklu sayısı 420.904 iken; 18–40 yaş arası 231.128 hükümlü ve 44.968 tutuklu, toplamda 276.096 kişiyle en büyük grubu oluşturmaktadır. 2024 yılında uyuşturucuya başlama yaşı ortalama 22,45 olup, uyuşturucu kullananların %67,6’sı 15–24 yaş aralığında başlamıştır. Bu rakamları niçin zikrediyoruz biliyor musunuz? Bütçeyi hazırlarken, mutfakta pişirip önümüze koyarken bu rakamlardan haberdar olunmalı da o yüzden. Bakanlık bütçesi hazırlanıyor güya, Fakat bir gence yaşam maliyetini sorulmamış. Cezaevi istatistiklerini önlerine konulmamış, Gençliğin hayatını değil, sadece tablolardaki sütunları hesaplanmış. Bakanlık bütçesinin %78,62’si Yükseköğretim Programı’na ayrılmıştır. Ancak gençlerin doğrudan hayatına dokunan Gençlik Programı’nın payı yalnızca %4,66’dır. Buna karşılık Sporun Geliştirilmesi Programı, 45 milyar TL’yi aşan bütçesiyle, Gençlik Programı’nın 3 katından fazla kaynak kullanmaktadır. Gençlik ve spor aynı bakanlıkta olabilir; ama gençlik bu bütçede açıkça geri plana itilmiştir. Biz spor geri planda kalsın derdinde değiliz. Ama gencin tek ihtiyacı bu değil ki. Gencin derdini dertlendirecek esas kalem bu değil.” “İSTANBUL’DA 100 ÖĞRENCİYE 6,5 YATAK DÜŞÜYOR” Bütçeden hariç olarak bugün konuşulması gereken, her gün konuşulması gereken Bir diğer kronik başlık ise: Barınma krizi. Ülkemizde bir türlü çözülemeyen barınma krizi sürerken, KYK yurtlarındaki doluluk oranı %88’e düşmüş durumda. Bu, sorunun çözüldüğünü değil; gençlerin yurtları tercih etmediğini ya da yanlış planlama doğrultusunda asıl yoğunluğun bulunduğu yerlerde yurt yapılmadığını göstermektedir. Özel yurtlara göre ciddi şekilde uygun sayılan devlet yurtları sizce niye tercih edilmez? Niteliksiz yemekler, hijyen sorunları, internet yetersizliği, kalabalık odalar, güvenlik ve ısınma problemleri. Ve tabi ki planlama eksikliği Hal böyleyken Bakanlık 2026 yılı için yurtlarda sadece 30 bin yeni yatak hedeflemektedir. Fakat İstanbul’da 100 öğrenciye yalnızca 6,5 yatak düşüyor. Bu tabloya çözüm değil ancak ihmal diyebiliriz. “GENÇ, ÜÇ AY BOYUNCA NEYLE YAŞAYACAK?” “Birde 2025 yılında hala belirlenememiş burs miktarlarımız var. Lisans: 3.000 TL Yüksek lisans: 6.000 TL Doktora: 9.000 TL Bu rakamlar asgari ücretin sırasıyla %13,5 – %27 – %40’ına denk gelmektedir. Madem kimse farkında değil, en azından herkes kendisine sorsun 3.000 TL ile bugün bir öğrenci ne alabilir? Bir aylık yemek ihtiyacını mı karşılasın, yola mı versin, kitap mı alsın, internetini mi ödesin? Üstelik burslar Üniversitelerin açıldığı Ekim’de değil, ocak ayında yatırılmaya başlamaktadır. Tamam, belki Ocak’ta üç aylık toplu ödeme yapılıyor ama üniversitelerin ne zaman açıldığı belli; kimin nereye gideceği aylar öncesinden belli. Buna rağmen hala bursu neden ocak ayına kadar bekletiyorsunuz? Hesabı kitabı yapmak, kimin bursa daha çok ihtiyacı olduğunu tespit etmek bu kadar mı zor? Genç, üç ay boyunca neyle yaşayacak? Daha vahimi ise şu: Öğrencilerin yalnızca %16’sı burs alabildiği verisidir. Yani her 6 öğrenciden sadece 1’i. Krediye gelince; evet, gençler kredi kullanabiliyor; ama geri ödemeli olduğu ve işsizlik korkusu nedeniyle kredi almaktan kaçıyorlar. Çünkü iş bulabileceklerine dair bir umutları yok. Oysa merkezi bütçenin gelir beklentisinin sadece %0,03’ünden vazgeçilerek, tüm öğrenim kredileri bursa çevrilebilir.” “BAĞIMLILIKLA MÜCADELEYE AYRILAN PAY, BAKANLIK BÜTÇESİNİN YALNIZCA %0,02” “Bu bir tercih meselesidir. Ve açıkça görülüyor ki bu tercih biz gençlerden yana yapılmamaktadır. Bütçeden bir diğer hayati başlık: Bağımlılıkla mücadele. Uyuşturucu, bahis ve alkol bağımlılığı artık bu ülke için ciddi bir tehdittir. Uyuşturucu kullananların %67,6’sı 15–24 yaşında başlamaktadır. Buna rağmen bağımlılıkla mücadeleye ayrılan pay, Bakanlık bütçesinin yalnızca %0,02’sidir. bu bütçe payıyla diyorlar ki 2026 yılında bu konuda eğitim alacak genç başına düşen bütçe sadece 118 TL’dir. Bu rakamla neyin mücadelesini vereceğimizi hayretle takip edeceğiz. Anlaşılan o ki bu bütçeyi hazırlayanlar da bizimle birlikte takip edecekler. Daha doğrusu izleyecekler gibi görünüyor. Şunu samimiyetle kabul etmeden yol almak mümkün değildir: Gençlik bu ülkenin ötelediğiniz yarını değil, aynı zamanda bugünüdür. Bugün gençleri yoksulluğa, işsizliğe ve barınma krizine mahkum edilirse; yarın ihtiyacımız olduğunda yanınızda bulamayız.” “ÜLKEMİZİN ULUSAL GENÇLİK POLİTİKASI BULUNMAMAKTADIR” “Bütçe rakamlarına ve izahlarına baktığımızda şu acı gerçeği görüyoruz. Bugün ülkemizin güncel, kapsayıcı ve katılımcı bir ulusal gençlik politikası bulunmamaktadır. Gençleri ve gençlik örgütlerini sürece dahil eden mekanizmalar oluşturulmamış, bütçede politika geliştirmeye yönelik doğrudan bir irade ortaya konmamıştır. Nitelikli bir gençlik politikası için kamu kurumlarının yaşa göre ayrıştırılmış veri üretmesi gerekirken; birçok kurum bu verileri ya üretmemekte ya da paylaşmamaktadır. Bütçe teklifinde gençlik araştırmalarına ayrılan pay da yetersizdir. Ulusal Genç İstihdam Stratejisi’nin gençlerin doğrudan katılımıyla güncellenmesi, genç işsizliğiyle etkin mücadele edecek bir yol haritası çizilmesi gerekmektedir. Ancak eğitim ve girişimcilik söylemleri dışında somut ve bütçelendirilmiş politikalar yoktur.” “YOKSULLUKLA MÜCADELE PROGRAMI” BAŞLATILMALIDIR” “Saadet Partisi Gençliği olarak söylediklerimizi, siyasi rakipleriniz olarak değil mahallenizdeki gençleriniz komşularınız olarak söylüyoruz. Yapılacak İlk iş genç yoksulluğuyla mücadele için Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından kapsamlı bir “Yoksullukla Mücadele Programı” başlatılmalıdır. Mutfak masraflarını bile karşılamayan burs ve kredilerle bu kriz yönetilemez. Kapalı kapılar ardında biz gençlerin hayatına dair kararlar alınmasın. Öğrencilerin boğazından kısılan bütçenin faize, lobilere gittiği bu bütçeden görülüyor. Bugün sokakta, kampüslerde gördüğümüz iki gençten birisi bize diyor ki birçoğumuz kiramızı ödeyemiyoruz. Ders çalışmak yerine geçinebilmek için işe gitmek zorunda kalıyoruz. Diğer tarafta afişler var, tabelalar var, açılış törenleri var… Şiirler okunuyor, kıyafetleri kimin seçtiği konuşuluyor. Gençlerimizi sadece ülkemizin “geleceğisiniz” diye avutmaktan vazgeçin. Biz bugünün genciyiz, bugünün emeğiyiz, bugünün gerçeğiyiz.” “GELECEK DİYE ÖTELENMEK İSTEMİYORUZ” “Bu ülkeye yatırım yapmak isteniyorsa, bir şeyleri yoluna koymak istiyorsak önce gençlerin hayatına yatırım yapılmalıdır. Ne eğitimde ne istihdamda olan 4 milyon gençten tek cümle söz edilmeyen, Burs ve kredilerin reel olarak %60 eridiğini görmezden gelen, Bağımlılıkla mücadele bütçesinin, devlet erkânının bir günlük harcamasına denk geldiği bir tabloda; Buna “gençlik politikası” diyorlar. Biz önümüze yemek diye koyulan bu salatayı daha fazla yemeyeceğiz. Bu ülkenin gencine layık görmediğiniz yemeği de vakti geldiğinde alacağız. “Arif olana lafın tamamı söylenmez.” Bizim milletimiz Ariftir.Gençliğimizi korumak, geleceğimizi korumaktır.”

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: