HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu: Cumhur İttifakı’nda geri adım yok
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, konuk olduğu televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Cumhur İttifakı’nın sürdüğünü vurgulayan Yapıcıoğlu, ittifaka yönelik tutumlarında herhangi bir değişiklik olmadığını söyledi. HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Akit TV’de Gazeteci Muharrem Coşkun’un gündeme dair sorularını yanıtladı. Yapıcıoğlu, “Biz bulunduğumuz noktadayız. Cumhur İttifakı ile beraber hareket edip seçimlere birlikte girme ve Cumhurbaşkanı adayını destekleme konusunda bir geri adım yok.” dedi.
“İttifakın diğer partilerinin yapmış oldukları yanlışları savunma pozisyonuna düşmedik”
“Dayatma içerisine girilmesi trajikomik bir şey”
“Bu memlekette inanç sahipleri öz vatanında parya durumuna getirildi”
“Kardeşliğin hukukunun tesis edilmesi için adımlar atılması gerekir”
“Kürtler, Türklerle Türkiye Cumhuriyeti devletini birlikte kurdular”
“Sorunların herhangi bir tanesini diğerinin önünde bir engel olarak görmeyelim”
Silah bırakanlar için yasal düzenleme hazırlığı
“Hiç kimse hak ettiğinden fazla bir gün bile cezaevinde kalmamalıdır.”
Selahattin Demirtaş’ın tahliyesi ile ilgili meseleye ilkesel yaklaştıklarını ifade eden Yapıcıoğlu, “Mahkemenin, önüne gelen dosyada karşısındaki kişinin sosyal konumuna göre ya da ekonomik durumuna göre ya da başka bir statüsüne göre cezalandırma veya cezalandırmama gibi bir pozisyona asla gidilmemesi lazım. Anayasa Mahkemesi bir karar veriyorsa vermiş olduğu karar hem idari makamları hem de yargı makamlarını bağlar. Eğer siz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine taraf olmuşsanız ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin yargı yetkisini de kabul etmişseniz Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin vermiş olduğu bir ihlal kararı varsa o ihlal kararının da gereğini yerine getirmeniz gerekiyor. Uzun süreli tutukluluk bir insan hakkı ihlalidir. Şimdi bütün bu ilkeleri ortaya koyduktan sonra herkes şundan emin olsun ki bunun kimlerle ilgili olduğu konusunda benim için zerre fark yoktur. Ama Türkiye'de maalesef mesele tartışılırken gariban birisi, sıradan bir vatandaşla meşhur birisi arasında çok ciddi bir fark var. Türkiye'de 400.000 insan cezaevinde hükümlü veya tutuklu olarak bulunuyor ama kamuoyu 4 kişiyi tartışıyor. Hiç kimseye ne ayrımcılık ne de ayrıcalık olmamalı. Hiç kimse hak ettiğinden fazla bir gün bile cezaevinde kalmamalıdır. Ben ne karşı olduğumu ne de hemen tahliye edilmesi gerektiği konusunda bir cümle kurmadım.” değerlendirmesinde bulundu.
“İlkeli duruşumuzu muhafaza ediyoruz”
“Neden Şam oradaki Kürt'ün de başkenti olmasın?”
“Aile yıkılırsa yerine ikame edilebilecek herhangi bir başka bir kurum yoktur”
. “Niçin sizin dedelerinizden bahsederken benim dedelerim hiç yokmuş gibi farz ediliyor?”
“Bunlar fıkra gibi geliyor ama anayasada var olan şeyler”